Hava ağardı ağaracak haldeyken, yağmur tepemden kar ayaklarımdan ıslatırken dinledim programı. Soğuk dışımda kaldı.
Annemin bana çocukken söylediği sözdü: Yağsız tuzsuz konuma. O konuşmalarım kendimden en emin en memnun olduğum anlarda yaptığım konuşmalardı. Onunla ilgili midir bilmem. Ne zaman çok emin olsam çok derin şüphe gelir peşinden.
Çok bile söyledim. Sohbet daim olsun.
Sayın Orçun Hoş geldin , Güzel geldin , Pir Geldin 🙂
Müthiş Program olmuş, Radyo Karavan Her zamanki gibi bir çılgınlığa daha imza atmış.
Herkes gibi bir zamanlar bende Tasavvufa ilgi duymuş ve mesneviler ,imamı gazaliler okumuştum.
Tabi ki çok derin konular bunlar.
Programda geçen Kabe ‘nin yapımı ile okuduğum bir kitap şöyle bahseder ;
Kabe’nin yapılışı hakkındaki rivayetlere göre, Hz. Adem ile Havva cennetten çıkarıldıkları vakit yeryüzünde Arafat’ta buluşurlar, beraberce batıya doğru yürürler. Kabe’nin bulunduğu yere gelirler. Bu esnada Hz. Adem, bu buluşmaya şükür olmak üzere Rabbine ibadet etmek ister ve cennette iken, etrafında tavaf ederek ibadet ettiği nurdan sütunun tekrar kendisine verilmesini diler. İşte o nurdan sütun orada tecelli eder ve Hz. Adem, onun etrafında tavaf ederek Allah’a ibadet eder. Bu nurdan sütun Hz. Şit zamanında kaybolur, yerine bir taş kalır. Bunun üzerine Hz. Şit, onun yerine taştan onun gibi dört köşe bir bina yapar ve o siyah taşı binanın bir köşesine yerleştirir. İşte bugün Hacer-ül Esved diye bilinen siyah taş odur. Sonra Nuh tufanında bina kumlar altında uzunca bir süre gizli kalır.
Hz. İbrahim Allah’ın emri ile Kabe’nin bulunduğu yere gider. Oğlu İsmail, annesi ile birlikte orada iskan eder. Sonra İsmail ile beraber Kabe’nin yerini kazar. Hz. Şit tarafından yapılan binanın temellerini bulur ve o temellerin üzerine bugün mevcut olan Kabe’yi inşa eder.
Müzik seçimleriniz Güzel
Naçizane Önerim Ney’in Kralı Mercan Dede den Parçalara da Yer verebilirsiniz .
Baskanim iyi ki varsin, iyi ki bu programi hayatimiza kattin, iyi ki bizi Orcun’la tanistirdin. Orcun dedigin kadar varmis. Sesiyle gonlum duruldu, carsaf gibi deniz oldu. Hos geldin Orcun! Baskanim sen de benim icimdeki sesin dis yansimasi oldun, oluyorsun. Soruyor, sorusturuyor, yer yon bulmaya calisiyorsun.
Genelde birseyler yaparken dinlerim programlari arsivden ama bu programi dinlerken hic birsey yapmak istemedim. Disari cikmam gerekiyordu hatta, yururken kulaklikla dinlerim normalde disari ciktigimda, onu bile yapmak istemedim. Kapattim, dondugumde dinledim devamini. Oturdum. bazen gozlerimi kapadim, bazen de not aldim. Mesala sunu: “Herkesin hayal ettigi birsey vardir. Talipsen bu kapi acilir”
Size dinlerken yogun bir sevgi hissettim ve hatirladim, herseyin temeli sevgi, dunya sevgi, karanliktaki isigim sevgi.
Donmekten bahsettiniz, samazenlerin carkinin anlamindan… 5 tibet hareketi geldi aklima. Onun da 1. hareketi kendi etrafinda donmek. Orcun’un da soyledigi gibi yuzyillarce diger insanlarin inandiklari, bildikleri, sezdiklerine kulak vermek gerekiyor, bir cok bakimdan da ortusuyorlar.
“Ben oldum lan artık, baya biliyorum bu işi” deyip yüzümde pis bir gülümseme geldiği her anda, istinasız, kocaman bir tokat yedim hayattan… İlkinde fark etmedim neler olduğunu, ikincisinde “Ne Oluyo Lan!” dedim, üçüncüsünde “Bir daha asla ben oldum demeyeceğim” dedim, dördüncüsü başıma geldiği zaman “Söz gümüşse, sükut altındır…” sözünün ne anlama geldiğini anlamıştım artık.
‘güzel bir söz,kökü yere sabit dalları gökte olan güzel bir ağaç gibidir’ dediniz ya güzel insanlar da böyle bir nehir gibiler geçtikleri yeri güzelleştiriyorlar,o temiz tuzlarından bırakıyorlar ruhumuza.bunca kötülüğe rağmen bir nefesler bizlere hayatta.pentagram sözleriyle hoşgeldin demek istiyorum orçun abiye.sözlerimiz gerçektir yüreğimiz kardeştir her zaman,umudumuz sonsuzdur uğraşımız bitmez hiçbir zaman,geliyor geçiyor hayat dönüyor durmuyor dünya, hoşgeldin aramıza 🙂
Hem bilgilendirici, hem keyifli, hem de manevi yönümüze ilgi çeken bir program olmuş. 1 kere canlı, 1 kere de arşivden dinledim. Devamının gelmesini dilerim.
Merhaba Orcun, hosgeldin, iyi ki geldin.
Bildigimiz seyleri hatirlamiza, bilmediklerimizin farkina varmaya vesile oldun.
Ayca ruhumuzu kopurturken Orcun dinginlestiriyor. Boyle bir ikili ancak burda bir araya gelirdi.
Dinlemesi de ancak bu kadar keyifli olurdu..
Ikinize de eyvallah …
Hava ağardı ağaracak haldeyken, yağmur tepemden kar ayaklarımdan ıslatırken dinledim programı. Soğuk dışımda kaldı.
Annemin bana çocukken söylediği sözdü: Yağsız tuzsuz konuma. O konuşmalarım kendimden en emin en memnun olduğum anlarda yaptığım konuşmalardı. Onunla ilgili midir bilmem. Ne zaman çok emin olsam çok derin şüphe gelir peşinden.
Çok bile söyledim. Sohbet daim olsun.
Sayın Orçun Hoş geldin , Güzel geldin , Pir Geldin 🙂
Müthiş Program olmuş, Radyo Karavan Her zamanki gibi bir çılgınlığa daha imza atmış.
Herkes gibi bir zamanlar bende Tasavvufa ilgi duymuş ve mesneviler ,imamı gazaliler okumuştum.
Tabi ki çok derin konular bunlar.
Programda geçen Kabe ‘nin yapımı ile okuduğum bir kitap şöyle bahseder ;
Kabe’nin yapılışı hakkındaki rivayetlere göre, Hz. Adem ile Havva cennetten çıkarıldıkları vakit yeryüzünde Arafat’ta buluşurlar, beraberce batıya doğru yürürler. Kabe’nin bulunduğu yere gelirler. Bu esnada Hz. Adem, bu buluşmaya şükür olmak üzere Rabbine ibadet etmek ister ve cennette iken, etrafında tavaf ederek ibadet ettiği nurdan sütunun tekrar kendisine verilmesini diler. İşte o nurdan sütun orada tecelli eder ve Hz. Adem, onun etrafında tavaf ederek Allah’a ibadet eder. Bu nurdan sütun Hz. Şit zamanında kaybolur, yerine bir taş kalır. Bunun üzerine Hz. Şit, onun yerine taştan onun gibi dört köşe bir bina yapar ve o siyah taşı binanın bir köşesine yerleştirir. İşte bugün Hacer-ül Esved diye bilinen siyah taş odur. Sonra Nuh tufanında bina kumlar altında uzunca bir süre gizli kalır.
Hz. İbrahim Allah’ın emri ile Kabe’nin bulunduğu yere gider. Oğlu İsmail, annesi ile birlikte orada iskan eder. Sonra İsmail ile beraber Kabe’nin yerini kazar. Hz. Şit tarafından yapılan binanın temellerini bulur ve o temellerin üzerine bugün mevcut olan Kabe’yi inşa eder.
Müzik seçimleriniz Güzel
Naçizane Önerim Ney’in Kralı Mercan Dede den Parçalara da Yer verebilirsiniz .
Teşekkürler AYÇA
iyi ki varsın.
Baskanim iyi ki varsin, iyi ki bu programi hayatimiza kattin, iyi ki bizi Orcun’la tanistirdin. Orcun dedigin kadar varmis. Sesiyle gonlum duruldu, carsaf gibi deniz oldu. Hos geldin Orcun! Baskanim sen de benim icimdeki sesin dis yansimasi oldun, oluyorsun. Soruyor, sorusturuyor, yer yon bulmaya calisiyorsun.
Genelde birseyler yaparken dinlerim programlari arsivden ama bu programi dinlerken hic birsey yapmak istemedim. Disari cikmam gerekiyordu hatta, yururken kulaklikla dinlerim normalde disari ciktigimda, onu bile yapmak istemedim. Kapattim, dondugumde dinledim devamini. Oturdum. bazen gozlerimi kapadim, bazen de not aldim. Mesala sunu: “Herkesin hayal ettigi birsey vardir. Talipsen bu kapi acilir”
Size dinlerken yogun bir sevgi hissettim ve hatirladim, herseyin temeli sevgi, dunya sevgi, karanliktaki isigim sevgi.
Donmekten bahsettiniz, samazenlerin carkinin anlamindan… 5 tibet hareketi geldi aklima. Onun da 1. hareketi kendi etrafinda donmek. Orcun’un da soyledigi gibi yuzyillarce diger insanlarin inandiklari, bildikleri, sezdiklerine kulak vermek gerekiyor, bir cok bakimdan da ortusuyorlar.
Ah gonlum acildi sayenizde. Sagolun, varolun!
“Ben oldum lan artık, baya biliyorum bu işi” deyip yüzümde pis bir gülümseme geldiği her anda, istinasız, kocaman bir tokat yedim hayattan… İlkinde fark etmedim neler olduğunu, ikincisinde “Ne Oluyo Lan!” dedim, üçüncüsünde “Bir daha asla ben oldum demeyeceğim” dedim, dördüncüsü başıma geldiği zaman “Söz gümüşse, sükut altındır…” sözünün ne anlama geldiğini anlamıştım artık.
Sağol Ayça, eksik olmayın…
Güzel program olmuş, devamını gelir mi diye ilgiyle bekleyeceğim. Selamlar Muammer Öztekin
‘güzel bir söz,kökü yere sabit dalları gökte olan güzel bir ağaç gibidir’ dediniz ya güzel insanlar da böyle bir nehir gibiler geçtikleri yeri güzelleştiriyorlar,o temiz tuzlarından bırakıyorlar ruhumuza.bunca kötülüğe rağmen bir nefesler bizlere hayatta.pentagram sözleriyle hoşgeldin demek istiyorum orçun abiye.sözlerimiz gerçektir yüreğimiz kardeştir her zaman,umudumuz sonsuzdur uğraşımız bitmez hiçbir zaman,geliyor geçiyor hayat dönüyor durmuyor dünya, hoşgeldin aramıza 🙂
Dinlediğim en güzel ve derin programlardan biri bü programdı.
abi çok derinsiniz..
Sezen Aksu nasıl yetenekli çocuklara zamanında “kaset” yaptıysa Ayça da çok güzel insanları bizim ile buluşturuyor.:)
Minik Serçe başkan! Seviyoruz seni!
Süper program olmuş, çok etkilendim ve çok güzel kapılar açtı bende, bir sonraki programı da merak ile bekliyorum.
Hem bilgilendirici, hem keyifli, hem de manevi yönümüze ilgi çeken bir program olmuş. 1 kere canlı, 1 kere de arşivden dinledim. Devamının gelmesini dilerim.
Merhaba Orcun, hosgeldin, iyi ki geldin.
Bildigimiz seyleri hatirlamiza, bilmediklerimizin farkina varmaya vesile oldun.
Ayca ruhumuzu kopurturken Orcun dinginlestiriyor. Boyle bir ikili ancak burda bir araya gelirdi.
Dinlemesi de ancak bu kadar keyifli olurdu..
Ikinize de eyvallah …
ilk kez şuan arşivden dinliyorum, ruhum tuzlanıyor resmen…teşekkürler Başgan teşekkürler Orçun…